GRONINGEN (Temmuz 2011 / HOLLANDA)

Groningen , Hollanda'nın kuzeyinde yer alan minik bir öğrenci kenti. Toplam nüfus 186.000 civarında iken, yaş ortalaması 35 in atında olan, öğrenci sayısı 50.000. Amsterdam merkezden trene binip giderken, yollardaki çeşit çeşit büyükbaş hayvanlara ve yeşilliğe bakarken, 3 saatlik yolun nasıl geçtiğini anlamıştım :)
Ayrıca kanallar şehri Groningen' de tarih kokan eski binalar ve ikinci dünya savaşından kalma izlere de rastlayabilirsiniz. New York'ta tanıştığım arkadaşım Tim, Groningen'de yaşıyordu. Buradaki rehberim oydu, şanslıydım. Gerçi çok küçük bir yerdi Groningen, sadece 1 günde bile tüm kenti gezilebilir.



Şehrin merkezi, belki de en büyük meydanlar Grott Markt (Great Market) ve Vismarkt (Fish Market).
Grott Mark'da , 15. yy dan kalma , 97 metre yükseklikteki, Martini Tower 'a tırmanp, dev çanların arasından, kentin en yüksek yapısından panaromik manzaraya bakmanızı öneririm.Ve bu kulenin hemen yanında bir de klisesi var ki orada da insan huzur buluyor..




Grott Markt'taki cafeler , restaurantlar eğer yağmur yağmıyorsa, günün her saati dolu olabiliyor. Farklı farklı bira çeşitleri denemek için tam yeri burdaki cafeler! ayrıca Waagstraat'da da güzel cafeler de saatlerinizi geçirebilirsiniz.





Grott Markt'tan başlayıp Poelestraat a dogru yürümeye başlayabilirsiniz. Groningen'de "Guest House" diye geçen ortaçağdan kalma tarihi misafirhane/pansiyonlar var. Ve bunların mükemmel bahçeleri var;  St.Geertruids Gasthuis, St. Antony Gasthous bunlardan bazıları..Ve tabii ki hayran kaldığım, tünellerin takların içinden geçip, yemyeşil , rengarenk çiçeklerin arasındaki Prince Garden..

Alışveriş caddesi olan Oosterstraat' da yürümeye devam ederken Saint Joseph Catedral karşınıza çıkacak sonrasında, H.N Werkman'ın büstünün olduğu Hereplein Square de değişik mimariyi görebilirsiniz.  Sonrasında kuzeye doğru ilerleyip, 11. yy dan kalma kaldırımtaşlarıyla Hereport 'dan geçerek, Synagogue 'a doğru ilerleyebilirsiniz.  Yahudi mahallesi ve aynı zamanda  alışveriş caddesi olan Folkingestraat a geldikten sonra, burada şehrinn en eski pub ı olan Huis de Beurs da bir bira içip biraz soluklanmanızı tavsiye ederim.
Groninger Museum ve Ana Tren istasyonunu da yürüyüp dolaştıktan sonra, Groningen'in güneyini bitirmiş oluyorsunuz. Grote Mark'ın kuzeyinde görülmesi gereken yerlerden biri, iki fakülteyi barındıran Harmoniecomplex .Burada üniversiteye giden ilk bayan öğrenci, Aletta Jacobs 'un büstünü ve daha birçok plastik sanat eserini görebilirsiniz. Bu binaya çok yakın Academy Building, 1909 da yapılmış neo-rönesans tarzında görülmesi gereken bir diğer tarihi bina.

Groningen'de en keyifli anlarımdan biri, kano kiralayıp, saatlerce kentin aralarından geçen kanallarda gezindiğimiz zamandı. Feci yağmur bastırınca, köprü altlarına saklanıyor, yoğun su trafiğinde başka kanolara çarpmamak için büyük çaba sarfediyorduk. Parkurumuzu diğer arkadaşlarımızdan daha önde bitirmiş ve kendi çapımızdaki yarışımızı başarıyla tamamlamıştık.İlk yarım saat Tim ile beraber, senkronize biçimde kürekleri çekiyordum, ancak sonra yorulduğumda , kürek çekmeyi bırakıp tüm işi Tim'e yüklemiştim ki, en keyifli anlar o zaman başlamııştı benim için :))
Bu aktivite esnasında, temmuz ayı olmasına rağmen, yağmurda baya bir ıslanmış olsak da, sonrasında Vismarkt 'daki Meksika restaurantı, Cantina Mexicana' da,  kalabalık bir grup halindeki , etlerin dirseklerden akarcasına yendiği bol sohbetli yemek çok güzeldi..
Gece hayatı çok da aktif değil. ama tabi öğrenci nüfusu fazla olduğu için, kafelerde bira yudumlayabileceğiniz bir çok mekan var, nabzı arttırıp daha hareketli birşeyler yapmak isterseniz de, Oosterstrat 44 de bulunan Vera Pop Club'da dünyaca ünlü gruplardan birini dinleyebilirsiniz.


İlgisini çekenler için, yeni açılan bir müze de, "Dutch Comic Strip Museum". Ben burayı gezmedim ama Burada çizgi romanların nasıl yazıldığı oluşturulduğu ile ilgili kapsamlı bilgiler edinebilirsiniz.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder